Koroner Kalsiyum Skorlaması

Koroner kalsiyum skorlaması; 15sn süren, tek nefes tutulumunda, damardan herhangi bir ilaç verilmeden yapılmaktadır. Bu tetkikle kalp damarlarındaki damar sertliğinin kesin bir göstergesi olan kalsiyum birikimlerinin varlığı ve miktarı saptanmaktadır. Kalsiyum birikimlerinin saptanması ile hastaların kalp hastalığı açısından riski belirlenmekte, erken tanı konulduğunda gelecekte gelişebilecek kardiyak hadiselerin engellenmesi sağlanmaktadır. Kalp damarlarında erken dönemde saptanan kalsiyum birikimleri, başlangıç halindeki damar sertliğini gösterir ve alınan önlemlerle damar sertliğinin gelişiminin ilerlemesi durdurulabilir veya geriletilebilir.

Tarama testi olarak kabul edilen koroner kalsiyum taraması, erkeklerde 35 yaş ve üzerinde, kadınlarda ise 40 yaş ve üzerinde, tüm sağlıklı bireylerde, kalp krizi riskine neden olan; yüksek kolesterol, ailede erken yaşta kalp hastalığı öyküsü, şeker hastalığı, yüksek kan basıncı, sigara, hareketsiz yaşam ve şişmanlık gibi risk faktörleri varlığında, damar sertliğinin erken tanısı amacıyla rutin tarama testi olarak kullanılabilir.

Koroner kalsiyum taraması sonucu elde edilen skor her hastada sıfır olmalıdır. Yani kalp damarlarında kalsiyum birikimi saptanmamalıdır. Skorun sıfır olması genellikle kalp damar hastalığının olmadığını ve kalp krizi riskinin çok düşük olduğunu düşündürür. Ancak yinede skor sıfır olsa dahi, kalp krizinden korunmak için risk faktörlerinden korunma ve sağlıklı yaşam koşulları tavsiye edilir.

Skor sıfır değilse, kalsiyum birikimlerinin miktarına göre düşük, orta veya yüksek derecede kalpdamar hastalığı riski olduğu söylenebilir. Kalsiyum birikimlerinin miktarı ile damar sertliğinin şiddeti direk olarak orantılıdır. Kalsiyum skorlamasının derecesine göre risk faktörlerinin önlenmesi ve/veya ilaçla tedavi uygulanabilir. Skor ciddi bir damar tıkanıklığının olabileceğini düşündürüyorsa hastaya ile koroner anjiyografi yapılabilir veya direk olarak kateterli anjiyografiye gönderilebilir.